Hemen cevaplayalım; Neptün en düşük sıcaklık ortalamasına sahipken, Uranüs kaydedilen en soğuk sıcaklığa sahiptir.
Bir zamanlar Plüton, Güneş’ten en uzak ve aynı zamanda en soğuk gezegeniydi. Ancak, Plüton 2006 yılında beri cüce gezegen olarak biliniyor. Peki, şimdi Güneş Sistemimizdeki en soğuk gezegen hangisidir?
Kulağa basit bir soru gibi geliyor ama aslında bu başlık için yarışan iki gezegen var. Her şey gezegenin ortalama sıcaklığından mı yoksa gezegenin ulaştığı en düşük sıcaklıktan mı bahsettiğimize bağlı.
Neptün
Çoğu kişi, güneş sistemimizdeki en soğuk gezegenin Neptün olduğunu söyler. Bunun nedeni, güneş sistemimizdeki sekizinci gezegen olması ve Güneş’ten en uzak gezegen olmasıdır. Güneş, birincil ısı kaynağımızdır, bu nedenle, ondan en uzak olan gezegenin en soğuk olması mantıklı olacaktır. Neptün, bir Buz Devi olarak bilinir ve bunun iyi bir nedeni vardır.
Ortalama -214 santigrat derece sıcaklığa sahiptir. Bu, Dünya’nın ortalama 15 santigrat derece sıcaklığından çok daha soğuk. Neptün’ün katı bir yüzeyi yok ve bunun yerine gezegenin mantosu olarak hizmet eden buzlu bir su tabakasına sahip. Bu, yüzey sıcaklığı bulmayı zorlaştırıyor, ancak Dünya’dan yapılan araştırmalar ve uçuş misyonları, bu ortalama sıcaklığı üst atmosferden almayı başardı.
Uranüs
Neptün Güneş’e, Uranüs’e oranla 1.5 kat uzak olsa da ve Uranüs’ün aldığı günışığının %40’ını alsa da yüzey sıcaklığı aşağı yukarı Uranüs’le aynıdır. Neptün troposferinin üst kısımları −221.4 °C sıcaklığa kadar düşer. Atmosfer basıncının 1 bar olduğu seviyede ise sıcaklık −201.15 °C’dir.
Uranüs, Güneş’e Neptün’den bir milyar milden daha yakın olduğu için bu beklenmedik bir durum. Bu uzun bir yol! Peki nasıl daha soğuk olabilir? Bu iki buz devi arasındaki büyük mesafeye rağmen, ikisi de güneş sisteminin o kadar uzağındalar ki, Güneş’in gezegenlerin sıcaklığı üzerinde çok az etkisi var. Herhangi bir ısı, çoğunlukla gezegenlerin ve aralarındaki farkların yattığı iç kısımlarının hareketinden kaynaklanıyor.
Bir teori, Uranüs’ün meraklı konumuyla ilgilidir. Uranüs 98 derecelik bir eksen üzerinde oturur, yani gezegen Güneş’in etrafında kendi tarafında döner. Bu benzersizdir, bazıları hafifçe eğik olsa da, Güneş Sistemimizdeki diğer yedi gezegenin hiçbiri bunu yapmaz.
Gökbilimciler bunun nedeninden tam olarak emin değiller, ancak uzun zaman önce, Güneş Sistemi ilk oluşurken Uranüs’e büyük bir nesne çarptığına inanılıyor. Bu cismin bütün bir gezegeni ekseninden saptırabilmesi için çok büyük, hatta belki Dünya gezegeni kadar büyük olması gerekirdi. Bu, gezegenin çekirdeğinde büyük rahatsızlıklara neden olurdu ve garip yönelimi nedeniyle gezegenin atmosferinden ısı yayılmaya devam ederken süreçte çok fazla ısı kaybedilirdi.
Hem Neptün hem de Uranüs, yüksek düzeyde metan içeren çok benzer atmosferlere sahip. Metan, ısıyı çok iyi tutan bir gazdır ve gezegene ulaşan herhangi bir ısıyı tutmaya çalışır. Neptün, atmosferinde biraz daha yüksek bir metan seviyesine sahip ve bu nedenle çekirdeğinde üretilen ısıyı tutmada daha verimli. Yani Neptün’ün başlangıçta daha fazla ısısı ve onu tutmada daha iyi bir atmosferi var.
(Bu makale nineplanets.org’da hazırlanmıştır.)
İlk yorum yapan siz olun